Jack London‘ ın “Demir Ökçe” isimli romanı Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları’ndan yeni bir baskı daha yaptı. Kitabın çevirisini Levent Cinemre yapmış. Demir Ökçe ‘nin Özeti’ ne geçmeden önce Jack London’ı tanımayanlar için yazarı kısaca tanıtalım.
Jack London kimdir
Jack London, 12 Ocak 1876’da San Francisco, Kaliforniya’da dünyaya geldi. Ailesi, ekonomik sıkıntılar içindeydi. Bu yüzden, çocukluğu yoksullukla geçti, zorlu şartlar altında büyüdü. Babası John London, bir astrologtu ve birkaç kez evlenmişti. Jack London’ın okuma tutkusu erken yaşlarda belirdi ve kendi kendini eğitmeye, geliştirmeye başladı.
Gençlik yıllarının başlarında denizlere açılmaya başladı. Denizde geçirdiği zamanlarda dünya turu yaparak farklı kültürlerle tanıştı. Bu dönemdeki deneyimleri, ilerleyen yıllarda yazdığı denizle ilgili eserlerde etkili oldu. Ancak, sağlık sorunları nedeniyle denizcilik kariyerine son verdi.
Denizcilikten sonra eğitimine odaklanan London, kendi kendine öğrenme sürecine girdi. Sosyalist düşüncelere ilgi duymaya başladı. Bu ideoloji, eserlerinde önemli bir rol oynadı. İlk yazıları ve öyküleri, ona edebiyat dünyasında hemen bir yer edinmesini sağladı.
Jack London, özellikle Vahşetin Çağrısı (1903) ve Beyaz Diş (1906) gibi doğa temalı romanlarıyla büyük bir popülerlik elde etti. Bu eserler, vahşi doğanın insan doğası üzerindeki etkilerini anlatan güçlü hikayeler içeriyordu. Ayrıca, Deniz Kurdu (1904) ve Martin Eden (1909) gibi eserleri de edebi başarı getirdi. Adem’den Önce 1907), Demir Ökçe (1908), Yanan Gün Işığı (1910), Macera (1911), Kızıl Veba (1912) diğer çok bilinen eserleridir.
London, zamanla sosyalist düşüncelere yönelerek, sınıf mücadelesi ve toplumsal sorunları işleyen eserler üretti. “Demir Topuk” gibi eserleri, onun sosyalist ideallerini yansıtan önemli romanlardan biridir.
Jack London’ın özel hayatı da her zaman karmaşıktı. İki evlilik yaptı ve üç çocuğu oldu. Sağlık sorunları, alkolizm ve depresyon onun hayatını sürekli gölgeledi. 1916 yılında 40 yaşında iken, karbon monoksit zehirlenmesi nedeniyle yaşamını yitirdi. Jack London, eserleri ve yaşamıyla hem edebiyat dünyasında hem de sosyal ve politik düşünce alanlarında derin izler bırakan bir yazardır.
Demir Ökçe’nin Özeti
Demir Ökçe, Jack London’ın distopik romanlarından biridir. Hikaye, 19. ve 20. yüzyılın başlarındaki sosyal ve politik olaylara odaklanan Avis Everhard’ın günlükleri etrafında şekillenir. Avis günlüklerinde, devrimci eşi Ernest Everhard’ın ideallerini ve onun önderliğindeki devrimci hareketin yükselişini anlatır. Everhard, oligarşik bir hükümetin yavaşça yükselişine tanıklık eder. Bu oligarşik hükümetin zengin azınlığın çıkarlarını korumak için fakirleri acımasızca kontrol altına almasını “Demir Ökçe” olarak adlandırır.
Everhard’ın sosyalist görüşleri ve devrimci faaliyetleri, hükümet tarafından tehdit olarak algılanır. Daha sonra, devrimler ve direniş başlar. Devrimci faaliyetleri bastırmak için acımasız bir güç kullanılır ve sonunda Everhard öldürülür. Avis, eşinin ölümünden sonra bir süre saklanır. Ancak sonunda yakalanarak esir alınır. Roman, Avis’in gelecekte 26. yüzyılda bir tarihçi olarak yazdığı notlarla sona erer. Avis, Everhard’ın ideallerinin hala var olduğunu ve bir gün gerçekleşebileceğini umut ederek yazmaktadır.
Demir Ökçe, oligarşik bir düzenin yarattığı baskı ve eşitsizliği ele alarak, sosyalizm, devrim ve toplumsal değişim temalarını işleyen güçlü bir distopik romandır. Everhard’ın trajik öyküsü, politik bir uyanış çağrısı yaparak, bireyin toplumsal mücadelesi ve eşitlik arayışını vurgular.
İyi okumalar diliyoruz.