“Ezgi Polat“ın “Hiçbir Yerin Ortasında” isimli romanı Can Yayınları‘ndan çıktı. Hiçbir Yerin Ortasında’nın konusuna değinmeden önce yazar Ezgi Polat kimdir eserleri nelerdir tanıtalım. Ezgi Polat son zamanlarda adından sıkça söz ettiren genç bir yazar. 1987 yılında doğmuş. Endüstri mühendisliği bölümünü bitirmiş. Yazarın Susulacak Çok Şey Var Aramızda isimli kitabı daha önce Can Yayınları tarafından basılmıştı. Ezgi Polat’ın öyküleri genelde insanların sıkıcı ve sancılı yaşamlarından kesitler sunmakta. Eserlerinde sade bir dil kullanması ve ayrıntılara önem vermesi dikkat çekiyor. Öykülerini sayacak olursak; Notos, Kitap-lık, Sözcükler, Öykülem, 14 Şubat Dünyanın Öyküsü, Çevrimdışı İstanbul, YM, Karahindiba.
Hiçbir Yerin Ortasında’nın Özeti:
Hiçbir Yerin Ortasında’nın Özeti’ne gelirsek; kitap bir çok öyküden oluşmakta. Kitaba ismini veren öykü ise en çarpıcı olanı. Hiç Bir Yerin Ortasında … Öyküde kahramanımız ünlü bir fotoğraf sanatçısı. Bir gün işi gereği gittiği bir bölgede iç savaşın tam ortasında kalıyor. Savaşın vermiş olduğu psikolojik çöküntü ve yaşadığı buhran sonrasında hayata yeniden tutunması anlatılıyor. Kitapta buna benzer bir çok öykü bulunmakta. Bazen evini terk eden birisini, bazen ise benliğini arayanları anlatan farklı öyküler. Duyguları ön plana çıkaran hikayeler de bulunmakta. İnsanın karanlık yanlarını gösteren, kıskançlığını ve kimi zaman ne derece yıkıcı duygular besleyebildiğini gösteren öykülere yer verilmiş Hiçbir Yerin Ortasında’da.
Kitabın tanıtım bülteninde şu ifadelere yer verilmiş: “Oraya nasıl gittiğimi ya da oradan nasıl döndüğümü bilmiyordum. Tek bildiğim, bir anda kendimi orada buluvermemdi. İnsanların yıkılan dünyalarından kaçıp sığındığı, her şeyden soyutlanmış bir zamanda, en ufak bir medeniyet izinin olmadığı o ormanın içinde. Ezgi Polat yeni öykü kitabında tehlikeli alanlarda dolanıyor. Kitaba ismini veren öyküde günümüzün önde gelen bir fotoğraf sanatçısının iç savaşın ortasında kalmasıyla yaşadığı derin buhranı ve sonrasında yaşam sevgisini yeniden kazanma sürecini anlatıyor. Bazı öykülerinde de evini terk edenleri, kendini arayanları, bilinmeyene açılanları konu ediyor. Hiçbir Yerin Ortasında’da insanların karanlık yönlerine değinen öyküler de yer alıyor; bu yönüyle kıskançlığa, yıkıcı duygulara, yalnızlık korkusuna ve derinlere işlemiş öksüzlük hissine tercüman oluyor.”
İyi okumalar diliyoruz.