“Beril Erem“in ilk öykü kitabı “Ruhdanlık” Kafekültür Yayınları’ndan çıktı. Ruhdanlık’ın özetine geçmeden önce Beril Erem kimdir kısaca tanıyalım. Beril Erem 1976 İstanbul doğumlu. Orta öğreniminin ardından Ege Üniversitesi Turizm Fakültesinde lisans eğitimini tamamlamış. Daha sonra Bahçeşehir Üniversitesi’nde işletme üzerine yüksek lisans yapan Beril Erem bir süre turizmde çalıştıktan sonra pazarlama iletişimi yöneticiliği yapmış. 2007-2014 yılları arasında bir dergide yazarlık yaptıktan sonra internet dergisi SenveBen’de kadınlara yönelik şiddetin yansımalarını irdelediği kısa öyküler yazmaya başlamış. Halen aynı dergide editörlük ve yazarlık yapmakta.
Tanıtım yazısı:
Kitabın arka kapağında Erem’in öykülerini okuduğunuzda kadını ve erkeği insan yapan daha sonra onları tüm zaafları ve tutkuları ile ayrıştırıp bu öyküler sayesinde yeniden bir araya getiren bir anlatımla karşı karşıya kalıyorsunuz denilmiş. Tanıtım bülteninde ise şöyle denilmiş. “Beni bana hatırlatmıştı. Arkamdaki iskeleden homurtulu seslerle ayrılan vapurlar gibi, şimdiki zamandan ayrılan geçmişimin arkada bıraktıkları da ıssız bir vadiye doğru yol alıyordu. Ne vardı orada? Aşk mı? Hayır. Aşk hep ileriye bakar. O gelecektedir. Anda var olanın söz veremediğini fısıldar ruha. Bana kendini fısıldıyordu. Dinle-me-seydim o sesi, görmeseydim o elleri şimdi burada olmazdım. Bir simidin üzerine rasgele serpilen susamların, böyle narin, böyle umut saçan devinimlerle gelip de yanıp tutuşan ruhdanlığıma bir buz, bir katre devrim olacağını nereden bilirdim?”
Ruhdanlık…Beril Erem’in yazınsal yetilerini keşfederken öykülerinde çokça rastlanan ilginç ve edebi sözcük arayışları, ilk kitabının ismini de ölümsüzleştiren yeni bir kelime sunuyor okuyucuya. Erem’in öykülerini okuduğunuzda sadece akıcı, sorgulayıcı dilinin ve kıvrak üslubunun yardımıyla değil; kadını ve erkeği insan yapan, daha sonra onları tüm zaafları ve tutkularıyla ayrıştırıp, bu öyküler sayesinde yeniden bir araya getiren bir anlatım şöleniyle karşı karşıya kalıyorsunuz. Şölenin şenlik ateşleri altında toplanan tüm anlatıcıların ortak sesi ve nefesiyle.”
İyi okumalar diliyoruz.