Psikiyatri konusuna ilgi duyanların gözünden kaçmayacak bir kitap “Alfred Adler“in “Bir Yaşam Öyküsünü Okuma Sanatı” Say Yayınları‘ndan çıktı. Kitabı dilimize 2019 yılı Eylül ayında kaybettiğimiz değerli edebiyat insanı Kamuran Şipal çevirmiş. Bir Yaşam Öyküsünü Okuma Sanatı’nın özetine geçmeden önce Alfred Adler kimdir kısaca tanıtalım. Avusturyalı psikiyatr Alfred Adler 1870 ile 1937 yılları arasında yaşadı. Bireysel Psikoloji Ekolü’nün kurucusu, Derinlik Psikolojisi’nin Freud ve Jung ile birlikte üç büyük kurucusundan biridir.
Adler, Viyana Üniversitesi Tıp Okulu’nda doktorluk eğitimi aldı ve 1895’te mezun oldu. Pratisyen hekim olarak çalıştığı ilk doktorluk yıllarından başlayarak hastayı çevresiyle ilişkileri içerisinde ele almak gerektiğini vurguladı ve birey ile ilgili sorunlara yönelik insancıl, bütünselci ve organik bir yaklaşım geliştirdi. Bedensel düzensizlikler ile ilişkili olarak psikoloji ile ilgilenmeye başladı. 1902’de Sigmund Freud ile tanıştı. Öğrencisi oldu ve birlikte Adler’in başkanlığında Viyana Psikanaliz Topluluğunu kurdular. Bir süre sonra Freud ile fikir ayrılıkları ortaya çıktı. 1911’de Adler takipçileriyle birlikte Freud’u açıkça eleştirerek bireysel psikoloji geliştirmeye başladı.
Birinci Dünya Savaşı başlayınca çalışmaları durdu. O yıllarda Avusturya ordusunda doktorluk yaptı. Savaş sonrası 1921’den itibaren bir takım çocuk rehberliği klinikleri kurdu. Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri’nde akademik etkinliklerde bulundu. 1934 yılında Avusturya hükümeti Yahudi olduğu için Adler’in kliniklerinin çoğunu kapattı. Adler de Amerika’ya göç etti. 1937 yılında İskoçya’nın Aberdeen kentinde kalp krizi sonucu 64 yaşında öldü. Alfred Adler’in Türkçe’ye çevrilmiş eserlerinden bazıları: Bireysel Psikoloji, Çocuk Eğitimi, İnsanı Tanıma Sanatı, Yaşamın Anlamı ve Amacı.
Bir Yaşam Öyküsünü Okuma Sanatı’nın Özeti:
Alfred Adler, Bir Yaşam Öyküsünü Okuma Sanatı’nda ağır bir obsesif kompulsif nevroz vakasını ele alıyor. Viyanalı bir genç kız hayat hikayesini anlatırken Alfred Adler nevrozun temelini atan olaylardan söz edildiğinde araya giriyor ve tanılarını koyuyor. Terapi konusuna ise sadece kitabın sonundaki bir kaç sayfada değiniyor. Hastanın normale dönmesi için yaşam tarzının tamamen değişmesinin zorunlu olduğunu ve bunun da ancak hastada topluluk hissi yaratılarak yapılabileceğini belirtiyor. Psikoloji bilimine ilgi duyanlar ve Adler hayranlarının muhakkak okuması gereken bir kitap Bir Yaşam Öyküsünü Okuma Sanatı.
İyi okumalar diliyoruz.