“Nazlı Eray“ın “Arzu Sapağında İnecek Var” isimli romanı Everest Yayınları‘ndan çıktı. Arzu Sapağında İnecek Var’ın özetine geçmeden önce Nazlı Eray kimdir kısaca tanıyalım. Nazlı Eray 1945 yılında Ankara’da doğmuş. Arnavutköy Amerikan Kız Koleji’nin ardından İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni bitirmiş. Üniversite sonrası bir süre Turizm ve Tanıtma Bakanlığı’nda mütercim tercüman olarak görev yapmış. Yazmaya 14 yaşında başlayan Nazlı Eray ilk öyküsü Mösyö Hristo’yu o yaşta yazmış. İlk öykü kitabı 1975 yılında okuyucuyla buluşan Ah Bayım Ah olmuş. Laz Bakkal ile birlikte bir çok öyküsü unutulmayanlar arasına girmiş. Karanfil Gece Kursu isimli öyküsü yazara 1988 Haldun Taner Öykü Ödülü’nü kazandırmış. 2002 yılında Yunus Nadi Roman Ödülü’nü Aşkı Giyinen Adam isimli romanı ile kazanmış. Bir çok gazetede yazarlık yapmış olan Eray, bu yazılarını Düş İşleri Bülteni ve Gece Uçuşu isimli kitaplarında toplamış. 2014 yılında Fantazya ve Bilimkurgu Sanatları Derneği’nin ilk Mavi Anka Ödülü’nü kazanmış. Nazlı Eray Edebiyatçılar Derneği ve Türkiye Yazarlar Sendikası’nın kurucusudur.
Arzu Sapağında İnecek Var’ın Özeti:
Arzu Sapağında İnecek Var nasıl bir kitap diye sorsak kendimize ağzımızdan şu kelimeler dökülürdü heralde. Şaşırtıcı, eğlenceli, anlaşılır ve fantastik. Öyle ki, Kraliçe Mari’nin oturmaya gelmesi, Ay’a kısa bir gezinti, içildiğinde insanı mutlu eden bir sigara, öpüşme ile zamanda gezinme, rüyaları ekrandan izleyebilme, rayların döşendiği kaldırımlar gibi pek çok fantastik öge barınıyor kitapta.
Arzu Sapağında İnecek Var’ın özetine gelirsek; kahramanımız bir yazar ve yazarımızdan yayımlanacak bir dergi için söyleşi yapılması istenir. Yazarı aynı gece Semra Özal ile Kraliçe Marie Antoinette ziyarete gelir. Olaylar birden hızla gelişir ve kontrolü kaybeder yazar. Fransız İhtilali’nin ünlü simalarıyla beraber 2020 yılında New York’ta bulur yazar kendini. Daha sonra Alain Delon’un robotu da onlara katılır. Bu maceradaki en yakın arkadaşı Devrimci Mehmet’tir. Yazar Mehmet’in gördüğü rüyaları Rüya Ekranları’ndan izler. Bunlar gibi bir sürü fantastik olayın yer aldığı tutku ve erotizmin de bulunduğu bir aşk romanı Arzu Sapağında İnecek Var.
Tanıtım Yazısı:
Arzu Sapağında İnecek Var’ın tanıtım yazısında şu ifadelere yer verilmiş “Fantastik Edebiyatın kraliçesi Nazlı Eray’dan kült, türünün uç örneği bir roman… “Günümüzde fantastiğin en su katılmamış örneği herhalde Nazlı Eray’ın Arzu Sapağında İnecek Var romanıdır. Yazarın, Fouché ile Eray’ı Kraliçe Antoinette ile Mehmet’i dans ettirmekteki amacı okuru şaşırtmak, güldürmek, sarsmaktır. Bir tür şok yaratmaktır onda. Eray’ın yöntemi fotomontaj tekniğini anımsatıyor insana. Olmayacak kişileri olmayacak yerlerde bir araya getirerek, buluşturarak, öpüştürerek okuru eğlendirme yöntemi. Nazlı Eray 2020 yılının New York’una götürüyor bizi. Burada etten yapılmış, gerçek insandan ayırt edilemeyecek robotlar vardır. Eray’ın arkadaş olduğu ve flört ettiği Alain Delon modeli güzel robot bunlardandır. Teknolojinin gelişmiş olduğu bu 2020 yılında televizyon ekranlarında istediğiniz kişinin bilincini, düşlerini seyredebilirsiniz.
Romanın son kısmında türlerle ilgili ilginç bir oyuna girişir yazar. Bilimkurgunun zamanda ve mekânda yolculuk temalarını kullanarak sürdürdüğü öyküsünün bitimine yakın, doğaüstü varlıkların ve olayların nitelendirdiği ayrı bir masal dünyası ekler öyküsüne. Eray sadece ayrı dünyaları ve ayrı çağlardan insanları bir araya getirmiyor, aynı zamanda çağımızın anlatı türlerinden bilimkurgu ile geçmiş yüzyılların anlatı türlerinden masalı, fantastik bir bağlamda bir arada yoğuruyor.”
İyi okumalar diliyoruz.